London Never Sleeps
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.



 
AnasayfaAnasayfa  Latest imagesLatest images  Kayıt OlKayıt Ol  Giriş yapGiriş yap  
Hoş geldin .
Londra senin için Perş. Ocak 01, 1970 tarihinden beri uyumuyor.
Perş. Ocak 01, 1970 tarihinden beri buralarda takılmadın.

Aramıza son katılan https://lnsrplay.yetkin-forum.com/u398, Londra'ya hoş geldin!
Sitemiz bir rol oyunu sitesi olduğundan lütfen bu amaçla, Ad Soyad şeklinde kaydolun.
Rol oyununa başlamadan önce Başlangıç Rehberi'ni mutlaka okuyun.
London Never Sleeps toplu konuşma: Chatbox.
Rol oyunu puanlaması için: Tık.

 

 cinema of boy.

Aşağa gitmek 
+2
Monday Martin
Alexander McBrown
6 posters
YazarMesaj
Alexander McBrown
The End | Barmen
 The End | Barmen
Alexander McBrown


Mesaj Sayısı : 8
Nerden : amerika.

cinema of boy. Empty
MesajKonu: cinema of boy.   cinema of boy. Icon_minitimeÇarş. Şub. 15, 2012 3:36 pm

hello...i'm alex. i'm twenty-one years old. whatever.


alexander mcbrown. 21. the end barmen. amerikan.
Hislerini belli etmekten hoşlanmaz. Hatta gereksiz duyar. Çünkü her zaman güçlü ve yıkılmamış görünmenin en iyisi olduğunu düşünür. Birçok kişi tarafından soğuk, duygusuz olarak tabir ediliyor dahi olsa aslında sadece duygularını saklamayı beceren duygusal biridir. Küçüklüğünden beri -on bir yaşından beri- sinema okumayı istemektedir. Film izlemekten hoşlanır. Kendisine ait neredeyse kare olan bir odayı tamamen kaplayacak bir film arşivi vardır. Özel olarak yeni çıkan filmler, hatta bazen sinemada bile gösterime girmemiş yönetmenden özel olarak gönderilmiş filmleri vardır. Çalışmayı sever ve eğer çalıştığı konu ilgilendiği alanlardan - sinema gibi- ise daha çok uğraş verir ve başarıya ulaşmayı sever. Aslında sineme okuyacaktı bir kaç yıl öncesini düşünürsek ancak bazı planlar değişti ve o da okumaktan vazgeçti. Hem üniversite okumasına bile gerek yok o küçüklüğünden beri sinema dünyasında. Kibirli bir değildir ve zenginliği veya sahip olduğu şeylerden dolayı övünmez. Romantik sayılmaz. Duygularını belli etmemesinden dolayı aslında birçok özelliği de arka planda kalarak içinde solmuştur. Aslında duygularından arındı bile diyebiliriz. Son derece dürüst ve açık sözlüdür. İnsanlara karşı gerçeği açık bir dil ile yüzlerine karşı söyler. Canlarının acımasına pek önem vermez çünkü doğruyu bilmeleri gerektiğini düşünür. Bu yüzden birçok dostunu kaybetmiştir ancak bunu pek bir önemi olmadığını düşünür. O gerçeği tüm açıklığı ile dostuna veya her hangi birine söylemiştir ve top artık dostlarında veya her hangi birindedir. Seçimlerine saygı duyar. Sosyaleşmekte de pek başarılı olduğu söylenemez. Dostlarına, yakınlarına ailesine zaman ayırmak konusunda beceriksizdir. Tanrı'ya inanmaz. Aslında bilinmemezlikten yana. Tanrı'yı bir kenara koymuştur ve kendi hayatını kendi kuralları ile yaşamaya çalışmaktadır. Aşkın varlığına da inandığı söylenemez ancak aşık olduğunda sadık ve destekleyici birine dönüşür. Sevdiği kadın için gözünü kırpmadan er şeyi yapar. Cesaretlidir. Karşısına çıkan engelleri aşmak için her çabayı gösterir. Toplumdan uzak yaşamanın onun için daha verimli ve rahatlatıcı olduğunu düşünür. İnsanları gözlemlemekten son derece hoşlanır. Onları anlayabilir ve yorumlayabilir. Güven konusunda sorunları vardır. Hızlı ve kolay güvenmez. Alex'in güvenini kazanmak zordur. Ancak kendisi güvenilir biridir. Kitap okumaktan hoşlanır. Aykırı ve değişken kitapları sever. Yaratılış hikayeleri hoşuna gitmektir. İlk ihanet, yasak meyve gibi. Tanrı'ya inanmıyor ancak bir Yahudi olduğu da söylenebilir. Yazmak konusunda pek becerikli değildir. Kendisini tamamen sinema dünyasına vermiştir. Hırslıdır ve bir keçi kadar inatçıdır. Bilimsel çalışmaları takip etmekten de hoşlanır ve çizgi romanlarda vazgeçilmezleri arasındadır. Resim ve şiir konusunda da pek anladığı söylenemez. Tiyatrolardan hoşlanır. Oyuncuların kendilerinden ayrı bir kişiliğe bürünmelerini hayranlıkla izler. Ortamda ki ilgiyi üzerine çekmekten hoşlanmaz, görünmez bir adam görünümü altına saklanır. Kıvrak bir zekaya sahiptir. Kalabalık ortamlardan hoşlanmaz ama zamanla barmenlik yaptığı için bu ortamlara alışmıştır. İçkiler konusunda uzmandır. Kendine ait garip karışımlar ile oluşturur. Sigara bağımlısıdır ve dudaklarında her zaman bir sigara bulunur. Akciğerleri neredeyse bir kömür mahzenine dönüşmüştür.

Amerikalı. Doğma büyüme New York'un bir parçası. Annesi Ariel Ruben McBrown'dur. Bir dil bilimcidir ve dindar bir Yahudidir. Babası James McBrown'dur ve ailesinin kökenleri İngiltere'ye dayanmaktadır. Bir nevi kanlarında İngiliz kanıda akmaktadır. James bir sinema eleştirmenidir ve tüm bildiklerini, filmleri ve sinema sanatını Alex'e babası öğretmemiştir. Babası şuan NYU'da Sinema bölümünün rektörüdür. Annesi ve babasının evlenmesi çok zor şartlar altında gerçekleşmiştir. Alex'in büyük babası katı bir katolikti ve bu evliliğe hiç bir zaman izin vermedi. Bu yüzden babası ile büyük babasının arası da hiç bir zaman iyi olmadı. Ancak James McBrown tüm kuralları yıkarak güzel Ariel ile evlenmiştir ve bu evlilikten kısa bir süre sonra Alexander dünyaya gelmiştir. Evlilikleri sekiz yıl sürmüştür ve Alex yedi yaşındayken boşanma kararı almışlardır. Annesi Ariel New York'tan ayrılmış ve İsrail'e yerleşmiştir. Alex'de babasının yanında kalmış ve onun sinema bilgisini kendisine almıştır. Annesini sık aralıklar ile görememiş ve bir noktadan sonra bağları kopmuştur. Sonra Alex'te kendi ayakları üzerinde durmaya karar verdi. New York'tan kurtulmak ve yeni yerler görmek için uçak bileti aldı ve kendisini Londra'da buldu.

Kahverengi çoğunlukla dağınık olan saçları vardır. Gözleri de saçlarını aramayacak kadar kahverengi bir koyuluktadır. 1.83 boyundadır. Boş zamanlarında çoğunlukla film izler veya The End'e takılır. Extradan basketbol oynar, beyzbol maçlarını seyretmeyi sever. Kitap -çoğunlukla çizgi roman- okur. Tiyatroya gider falan. Sonra İtalyan yemeklerini çok sever. Çoğunlukla eve sipariş verir ancak yemek yapmak konusunda becerikli olduğu söylenebilir. Kahve içmekten hoşlanmaz. Boldan sigara içer. İçkiler konusunda -garip- yeteneği vardır. Daha önce dediğim gibi karışımlar falan yapar. Arabaları sever ama daha araba almadı. Gece boş sokaklarda -aslında Londra'da pek boş olmuyorlar- gezmekten hoşlanır falan. Gitarda çalıyor aslında bu Alex.

kurgular &
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Monday Martin
The End | Barmen
 The End | Barmen
Monday Martin


Mesaj Sayısı : 15

cinema of boy. Empty
MesajKonu: Geri: cinema of boy.   cinema of boy. Icon_minitimeC.tesi Şub. 18, 2012 11:14 am

Birlikte çalışıyorlar, kurgu bulmalıyız bence. Monday matrak bir hatundur, esprili falan. Erkeksidir biraz. Öyle.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Jack Rosariao
Cambridge I. Sınıf | Tiyatro
Cambridge I. Sınıf | Tiyatro
Jack Rosariao


Mesaj Sayısı : 95

cinema of boy. Empty
MesajKonu: Geri: cinema of boy.   cinema of boy. Icon_minitimeC.tesi Şub. 18, 2012 12:28 pm

Jack nerdeyse her gece The End'e girer filan.
Öyle bi tanışsınlar ki Jack ağzını açmadan, ne içeceğini bilsin alex.
Düzgün bi kurgu bulursak rp yapabiliriz bence, çok sevdim karakteri çünkü.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Alexander McBrown
The End | Barmen
 The End | Barmen
Alexander McBrown


Mesaj Sayısı : 8
Nerden : amerika.

cinema of boy. Empty
MesajKonu: Geri: cinema of boy.   cinema of boy. Icon_minitimePaz Şub. 19, 2012 8:32 am

Monday ile o zaman iyi anlaşır bunlar zaten aynı yerde çalışıyorlar. Takılırlar, gezerler, tozarlar hani. Hoş Alex biraz asosyal gibi garip duygusuz herifin teki. Neyse, ayarlayalım biz.

Jack'e de kurgu bulmak lazım şimdi. Aklıma da bir şey gelmedi. höm. benim kafam biraz ayılsın kurgu düşünecem. ö.m. ile de ayarlarız zaten. Very Happy
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Louisanne Barclay
Oxford I. Sınıf | Antropoloji
 Oxford I. Sınıf | Antropoloji
Louisanne Barclay


Mesaj Sayısı : 17
Nerden : İngiltere

cinema of boy. Empty
MesajKonu: Geri: cinema of boy.   cinema of boy. Icon_minitimePtsi Şub. 20, 2012 7:18 pm

Hımm. Louis de oldukça alem düşkünü bir genç kız. Sıkça The End'e uğruyor ve senin içki seçimine güveniyor. Louis, seni konuşturabilmek için elinden geleni yapıyor ve senin "asosyal" tipin onun hoşuna gidiyor. Eğer uygunsa, Alex ondan etkileniyor olsun, fiziksel açıdan.^^ Aklıma bunlar geliyor, şimdilik.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Marion Antoinette
Westminster IV. Sınıf
Westminster IV. Sınıf
Marion Antoinette


Mesaj Sayısı : 56
Nerden : ingiltere.

cinema of boy. Empty
MesajKonu: Geri: cinema of boy.   cinema of boy. Icon_minitimeSalı Şub. 21, 2012 4:57 pm

Olabilir aslında. Very Happy
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Joseph D. Bailey
Cambridge I. Sınıf | Sinema
Cambridge I. Sınıf | Sinema
Joseph D. Bailey


Mesaj Sayısı : 68

cinema of boy. Empty
MesajKonu: Geri: cinema of boy.   cinema of boy. Icon_minitimeSalı Şub. 21, 2012 5:41 pm

sinema dedin, ny dedin. MERABA JOE SİZİNLE ARKADAŞ OLMAK İSTİYOR. ay.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 
cinema of boy.
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası
 Similar topics
-
» cinema of boy's.

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
London Never Sleeps :: l o n d o n . n e v e r . s l e e p s :: When the London sleeps, It's less dangerous :: İlanlar-
Buraya geçin: